Silivri İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü, Değirmenköylü çiftçilere domates ve kapya biber fidesi dağıttı

  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Yorumlar
Silivri İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü, Değirmenköylü çiftçilere domates ve kapya biber fidesi dağıttı
Abone ol
Tarım ve Orman Bakanlığı’nın “Değirmenköy için domates ve Değirmenköy için kapya biber projesi” kapsamında Silivri’nin Değirmenköy Mahallesinde pazar yerinde düzenlenen törende Değirmenköylü üreticilere 400 bin adet sebze fidesi dağıtıldı.
ÇORLU YILDIZ DİZEL

Değirmenköy Kapalı Pazar Alanında Silivri İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından düzenlenen tören istiklal marşının okunmasıyla başladı. Törene İstanbul İl Tarım ve Orman Müdürü Ahmet Yavuz Karaca, Silivri İlçe Tarım ve Orman Müdürü Nuri Ertuğrul ve müdürlükte görevli İlçe Ziraat Mühendisleri, Ak Parti Silivri Belediye Meclis Üyesi Celalettin Yazıcı, çeşitli siyasetçiler ve STK temsilcileri ile Değirmenköy İsmetpaşa ve Fevzipaşa mahalle muhtarları katıldı.

Varol: “Devletimizin desteklerini yakından takip ediyor ve çok önemsiyoruz.”

Programın açılış konuşmasını yapan Değirmenköy İsmetpaşa Mahallesi Muhtarı Erkan Varol, çiftçilere yapılan devlet desteklerini yakından takip ettiklerini, önemsediklerini ve devamını beklediklerini söyledi. Varol konuşmasında şu ifadeleri kullandı;

“Sayın İl Tarım ve Orman Müdürüm, Silivri İlçe Tarım ve Orman Müdürüm, siyasi partilerimizin başkanları ve yöneticileri, Silivri Muhtarlar Derneği Başkanım, Sayın Muhtarlarım değerli konuklar ve hizmet ettiğim için gurur duyduğum Değirmenköylü hemşehrilerim. Hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyorum.

Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından yüzde 25’i devlet ve yüzde 25’i çiftçi katkılı olmak üzere İstanbul İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ve Silivri İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından düzenlenen Değirmenköy için Domates ve Değirmenköy için Kapya Biber Projesi Dağıtım Töreni 'ne hoş geldiniz, şerefler verdiniz.

Sayın misafirlerimiz, devletimizin tarım ve hayvancılık alanlarında çiftçilerimize ve hayvancılık ile uğraşan vatandaşlarımıza yapmış olduğu destekleri hepimiz biliyoruz. Yakından takip ediyor ve çok önemsiyoruz. Bu destekler; mazot ve gübre desteği, hububat desteği, küçük baş ve büyük baş hayvan desteklemeleri ve bugün dağıtımı yapılacak ve daha öncede dağıtımı yapılan fide desteği.

İl ve İlçe Tarım ve Orman Müdürlüklerimize yapılan bu desteklerden dolayı mahallemiz adına çok teşekkür ediyor ve bu desteklerin devamını diliyoruz. Hepinize saygılarımı sunuyorum.

Ertuğrul: “Silivri'ye bir buçuk milyon adet fide kazandırmış olduk.”

Silivri İlçe Tarım ve Orman Müdürü Nuri Ertuğrul, bugünkü dağıtım töreninde Değirmenköylü çiftçilere 400 bin adet fide, Silivri'ye bir buçuk milyon adet fide kazandırmış olduklarını söyledi. Ertuğrul konuşmasında şu ifadelere yer verdi;

“Sayın müdürüm, siyasi partilerimizin değerli başkanları, kıymetli, Muhtarlar Derneği başkanım, değerli meclis üyelerimiz, çok kıymetli, muhtarlarımız, çok değerli üreticilerimiz, çiftçilerimiz, hepinizi sevgiyle, saygıyla selamlıyorum.

Biz, Silivri İlçe Tarım Müdürlüğü olarak bu dönem ilçemizin tarım ve hayvancılıktaki İstanbul'da ve Türkiye'deki öneminin farkında olarak altı tane proje hazırladık. Bu projeler ay çiçeği, tohumu, dağıtımı, kanola tohumu, yazlık sebze, kışlık sebze fideleri, Değirmenköy için domates fidesi, Sayalar için kırmızı biber fidesi, Selimpaşa için topatan kavunu fidesi. Bu projelerle birlikte yaklaşık Silivri'ye bir buçuk milyon adet fide kazandırmış olduk.

Özellikle Değirmenköy'de bu bugünkü yapmış olduğumuz programda 400 bin adete yakın fide dağıtacağız. Değirmenköy'deki domates yetiştiriciliğini çok önemsiyoruz. Değirmenköydeki sebze yetiştiriciliğini çok önemsiyoruz.

Çünkü Değirmenköy İstanbul 'un sebze ihtiyacını karşılayabilmek adına en önemli mahallelerimizden bir tanesi. Eğer İstanbul'daki sebze ihtiyacını karşılayabilecek bir mahalle gösterin deseler o sadece Değirmenköy’dür. Yaptığınız işleri çok önemsiyoruz. Sizleri çok önemsiyoruz.

Onun için, sizlere mümkün olduğu kadar projelerle sizlerin girdilerini azaltarak üretimi bu bölgede arttırmanın peşindeyiz. Görüyorum ki bizlerin yapmış olduğu bu bu projelere de Değirmenköy'de çok büyük ilgi var.”

“Değirmenköy kırk bin dönümlük tarım arazisine sahip”

“Her geçen gün bu bölgede de üreticilerimizin sayısı artıyor. Kırk bin dönüm… Değirmenköy kırk bin dönümlük tarım arazisine sahip. Çok büyük bir alan. Bundan dolayı bizler önemsiyoruz.

Sizler de kendilerinizi kendinizi önemsiyin. Yaptığınız iş önemli bir iş. İleride İstanbul 'un ihtiyacını karşılayabilmesine namzet bir yersiniz. Bu anlamda tüm Değirmenköylü üreticilerimize ben teşekkür ediyorum ve üretime verdikleri katkıdan dolayı tebrik ediyorum.

İstanbul'da bu bir buçuk milyona yakın fide en fazla Silivri'de dağıtıldı. Yaklaşık belki üç milyona yakın İstanbul'da fide dağıtıldı ama bunun yarısını Silivri'de dağıtıyoruz.

Sayın İl Müdürümüzün bu projelere vermiş olduğu destek, aynı zamanda İl-ilçe personelimizin bu projelere vermiş olduğu katkılar çok önemli. Ben her birine ayrı ayrı teşekkür ediyorum, fidelerinizin hayırlı olmasını diliyorum. Bol bereketli ve kazançlı bir dönem olsun.”

Çiftçileri temsilen Abdurrahman Subaşı ve Serkan Aktürk birer konuşma yaptı

Çiftçileri temsilen konuşma yapan domates üreticisi Abdurrahman Subaşı; “Tarım ve Orman Bakanlığı’nın biz çiftçilere verdiği desteğinden dolayı kendilerine huzurlarınızda teşekkür ediyorum. Herkese bol bereketli bir yıl diliyorum. Hayırlı olsun.” dedi.

Çiftçileri temsilen konuşma yapan biber üreticisi Serkan Aktürk; “Sayın İl müdürüm, sayın İlçe müdürüm bu proje için geçen yıl bir ışık yakmıştık. Sayın Ahmet müdürüm söz vermişti. Biz de bu proje için Sayın Nuri müdürümle bayağı bir uğraştık. Ama bu proje biz çiftçiler için çok önemli. Çünkü normal aldığımız fidenin yüzde 25’ini ödeyerek alacağız fidelerimizi. Çok teşekkür ediyorum sizlere, inşallah bol bereketli bir sezon geçiririz.” İfadelerini kullandı.

Kuloğlu: “İstanbul gibi bir metropol yanıbaşımızda olduğu için bunu değerlendirmemiz lazım”

Silivri Tarım Kredi Kooperatif Müdürü İskender Kuloğlu, konuşmasında şunları söyledi; “Sayın İl Müdürüm, sayın İlçe Müdürüm, sayın İlçe Başkanım, değerli meclis üyelerimiz, kıymetli muhtarlar derneği başkanım, kıymetli muhtarlarımız, değerli üreticilerimiz, öncelikle hepinizi saygı ve sevgiyle selamlıyorum.

Hepiniz hoş geldiniz. Şunu söyleyeyim; televizyonlarda hep görüyorduk işte. Tarıma işte önem veriliyor, değer veriliyor, işte projeler geliştiriliyor diye ama bunların faaliyete geçtiğini pek görmüyorduk.

Şahsen bu bakımdan biz ilçemiz çok şanslıyız. Burada başta İl Müdürümüz, İlçe Müdürümüz ve personele de çok teşekkür ediyorum. Çünkü burada tarımın kollarının yaygınlaştırılması önemli. Hep böyle standart alışmıştık biz tarla tarımına; Buğday, Arpa, Ayçiçeği… Böyle İstanbul gibi bir metropol yanıbaşımızda olduğu için bunu değerlendirmemiz lazım diye düşünüyorum. O yüzden bu projeler özellikle böyle girdi maliyetlerinin yüksek olduğu yıllarda çok değerli, çok anlamlı buluyorum.

Çiftçiye büyük destek kattığını düşünüyorum. Burada da şunun altına özellikle çizmek istiyorum. Her zaman bu projelerden Sağolsun İl Müdürümüz, İlçe Müdürümüz, arkadaşlarımız en büyük desteği bizim ilçemiz alıyor.

Yani bu hiçbir zaman tesadüf değil... Sağolsunlar burada her zaman pozitif ayrımcılık yapıyorlar. O yüzden onlara ne kadar teşekkür etsek az. Çok kıymetli çalışmalar bunlar. İnşallah yaygınlaşır diye düşünüyorum.

Tekrar hayırlı uğurlu olsun diyorum. Yaklaşan harman döneminden dolayı da bol bereketli bir yılda diyorum. Hayırlı uğurlu olsun.

Karaca: “Bugün burada o sözümüzü tutmanın mutluluğunu yaşıyoruz”

İstanbul İl Tarım ve Orman Müdürü Ahmet Yavuz Karaca yaptığı konuşmada şu ifadeleri kullandı: “Kıymetli çiftçilerimiz, ben her konuşmamda önceliği size veriyorum. Çünkü siz gerçekten bizim için değerlisiniz. Bu ülke için de çok değerlisiniz.

Kıymetli muhtarlarımız, meclis üyelerimiz, kıymetli mesai arkadaşlarım, tarım kredi kooperatif ve başkanımız, sivil toplum kuruluşları ve siyasi partilerin temsilcileri. Öncelikle şahsım ve kurumum adına hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Her projenin bir hikayesi var. Yaptığımız projelerin bir hikayesi var. Bu projeninde bir hikayesi var. İlçeyi gezmek için geldiğimizde dediler ki birkaç genç çiftçi arkadaş sulama sistemi basit bir sulama sistemi kurdular.

Gidip bir görelim dedik, bahçeye gittik. İşte Serkan beyin daha önce söylediği gibi... Dediler işte şunu yapıyoruz, bunu yapıyoruz. Peki fideleri nereden alıyorsunuz? dedim. Gelecek yıl fideleriniz bizden diye söz verdik. Bugün burada o sözümüzü tutmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Gerçekten sözümüzde durduk.

Şunu belirtmek istiyorum. Yaklaşık olarak bugün verdiğimiz fidelerin bir milyon yüz bin lira civarında bizim için proje değeri var.

Fakat burada hem bizim hem de -Volkan Fidecilik'te Ertan Bey var burada- Ertan Bey artık isyan noktasına geldi. Ne kadar çok fide verebilirsek diye proje değeri aşağı doğru çekince neredeyse maliyetine yaptı.

İnanın şu anki piyasa değeri şu pidenin tahminimce üç milyon civarındadır. Katılıyor musunuz bize? Beş milyon dedi bak Gökhan bey kendisi söyledi. Beş milyon değerinde. Bu çok önemli bir katkı arkadaşlar.

İstanbul 'a yetmiş yedi ilden meyve ve sebze geliyor. İstanbullu yorgun domates, yorgun salatalık, solmuş marul yiyor. Antalya'dan, Hatay'dan, Adana'dan, Mersin'den yola çıkıyor, karbon ayak izini hesaplayın.

Hem bir o kısım var, hem de buraya kadar mesafeler alıyor. Binlerce kilometre den geliyor meyve ve sebze. Bizim amacımız İstanbul'un periferinde Çatalca Arnavutköy Büyükçekmece Sarıyer, Eyüp Sultan, Pendik, Şile, Beykoz, Çekmeköy gibi ilçelerimizde özellikle sebzecilik konusunu arttırarak üretime katkı vermek. Sadece bunu mu yapıyoruz? Hayır. Stratejik ürünler dediğimiz hububat ve yavru tohumlarla ilgili de ciddi desteklerde bulunuyoruz.

İki milyon altı yüz seksen beş bin adet sadece ve sadece yerli milli fidelerden dağıttığımız fide var. Bugün burada dağıttıklarımız üst üste koyduğumuzda yaklaşık olarak beş milyon civarında fidyeyi biz yetiştiricilerimizle buluşturduk.

Bu çok önemli bir rakam. Biz sizi önemsiyoruz, ilçe müdürümüzün dediği gibi. Önemsememek imkansız zaten arkadaşlar. İlerleyen dönemde gelecek yıllarda milletlerin bağımsızlığı gıda ile ilgili gıda ile ilgili ne kadar kendine gıda üretiminde ve arzında ne kadar kendine yetiyorsa ayrıca suyla ilgili olarak ne kadar kendine yetiyorsa o kadar bağımsız olacak.

Geçmişte de biz bunu söylüyorduk. Bazı arkadaşlarımız diyordu ki bazı insanlar paramız var alırız. Alamazsın kardeşim. Pandemide alabildik mi? Yok. Yetmedi kuzeyimizde hububat ambarı iki ülke bir kavga etti. Birçok ülke açılığın eşiğine geldi. Çok şükür, siz üreticilerimiz sayesinde biz herhangi bir problem yaşamadık. Ne pandemide ne de savaş esnasında. O yüzden bu milletin çiftçisine üreticisine kocaman bir teşekkür borcu var.

Gökhan kardeşim, işte Ayşe ablam Fatma teyzem; siha-iha üreten, savunmaz sanayiinde üretim yapan kişilerle aynı. Hiçbir farkımız yok. En az onun kadar stratejik bir alan üretim. Biz bu alanda üreticilerimizi desteklemek için sürekli olarak ne yapabiliriz derdindeyiz.

Sahayı geziyoruz. Buradan da Şile'ye gideceğim inanır mısınız? Orada da kahverengi kokarca var ya bu biraz arttı bugünlerde onun predatör böceğini bırakmakla ilgili bir programa gideceğiz. Bir uçtan bir uca.

Her gittiğimiz yerde çiftçilerimizle hemhal oldukça yeni şeyler çıkıyor kafamızda. Yeni projeler, neler yapabiliriz? Nasıl daha fazla üretim yapabiliriz bunun peşindeyiz. Çiftçimizin girdilerini ne kadar azaltabiliriz, bunun peşindeyiz. Girdiler, haklısınız çok hızlı yükseliyor ve ne kadar çok çiftçimizi üretimde tutabiliriz onun peşindeyiz.

Tabii, aromatik bitkilerle ilgili, meyvecilikle ilgili, sebzecilikle ilgili, hububat üretimi, yağlı tohumların üretimiyle ilgili olarak elimizden geleni yapıyoruz.

Daha geçen ay, ayçiçek tohumlarımızı toprakla buluşturduk. Hemen akabinde şu anda kanolayla ilgili projemizi hazırladık. Kanolayla ilgili de ihale sürecine başladık. Durmuyoruz yani. Bu noktada siz üretin yeter diyoruz.

Mesela topatan kavununu bilirsiniz. Topatan kavunuyla ilgili de bir proje hazırladık. Onun da fidelerini dağıtacağız. Bu sene az oldu ama gelecek yıl daha da artacağını düşünüyoruz. Hem yerel çeşitlerimizi korumak hem de çiftçinin istediği çeşitlerle.

Mesela Gökhan Bey 'e dedim ki ben arkadaşlara hangi cinsi...? ama dediler; biz kendi cinsimizi istiyoruz. Ürettiğimizden istiyoruz. Hay hay dedik. Onları da edindik. Her alanda devam ediyoruz.

Coğrafi işaretlerle ilgili olarak da, birçok ilde coğrafi işaretlerle il tarım müdürlüğü ilgilenmez fazla, İl tarım ve orman müdürlüğü. Ama biz onda da durmadık. İki tane projenin bir tanesini bitirdik. Boğaziçi lüferi ilan edildi. Bugün itibariyle Çatalca Ormanlı Pirinci ilana çıktı. Arkasından İstanbul Manda Yoğurdu da ilana hazır hale getirildi.

Akabinde yine durmayacağız, devam edeceğiz. Elimizden geldiğince topatan kavunu gibi, işte Silivri Sayalar'daki biber gibi... Sizlerin de burada önerilerine açığız. Bu noktada hep beraber bu değerlerimizi ortaya çıkarmamız lazım.

Çünkü birçok il de birçok ürün için coğrafi işaret alınmış. Ama biz de sınırlı. Şile bezi, Şile Kestane Balı, Boğaziçi Lüferi, Silivri Yoğurdu. Yeni aldı zannedersem, belediyemiz aldı onu da. O noktadaki hassasiyetler içinde teşekkür ediyorum.

İşte ormanlı pirinci, arkasından manda yoğurdu gelecek. İstanbul 'un belki de elliye yakın bu konuda namzet ürünü var. Bu konuda da hep beraber, siyaset üstü çalışmamız gerekiyor. Tarım çünkü siyaset üstü. Pandemiyle beraber üretimin ne kadar önemli olduğunu anladık. Bize kendimize yettiğimiz kadar bağımsız olduğumuzu anladık.

O dönemde Sayın Cumhurbaşkanımız bizlere bir talimat verdi. Çok net bir talimat. Bir ekilmedik, bir karış toprak kalmayacak. Biz de o talimatı aldıktan sonra sahaya indik. Bir çok noktada üreticilerimizi destekleyerek inanın üretim alanlarını çok hızlı bir şekilde geliştirdik.

Birçok ilçemizde ve mahallemize bana şunu söylediler; "Müdürüm iyi ki bu projeyi yaptınız yoksa tarla boş kalacaktı. Ekilmedik, bir karış yer bırakmayacağız."

Bu projelerin bütçesi Cumhurbaşkanlığı strateji Başkanlığından gelir. Biz; ilçede başlıyor yolculuk. Arkasından biz uğraşıyoruz. Genel müdürlüğümüzde kavga gürültü projelerimizi kabul ettirmek adına, akabinde de gelen paradan ne kadar bütçe alabiliriz. Ondan sonra dönüyoruz bütçeyi ne kadar çok çiftçiyle buluşturabiliriz. Onun kavgasını veriyoruz. Bu çerçevede onun çalışmasını yapıyoruz.

Bu çerçevede gecesini gündüzüne katarak çalışan ilçe müdürlüğümüzdeki arkadaşlarımız ve il müdürlüğündeki şube müdürü ve proje biriminde gecesini gündüzüne katarak sürekli sahada çalışan, daha çok proje ne üretebiliriz diyen arkadaşlarımızın hepsine burada hepinizden bir alkış istiyorum. Çünkü onu hak ediyorlar. Onlara da teşekkür ediyorum. Projenin Değirmenköyümüze ve ilimize hayır olmasını diliyorum.

Mera Islah Projeleri

Bu arada da yine Meralarla ilgili olarak, hayvancılıkla ilgili olarak da birkaç şeye değineceğim.

Mera Islah Projeleri. 2002'de İstanbul'daki ıslah edilmiş mera yetmiş iki dekardır. Şu anda ıslahı bitmiş mera 13 bin 500 dekar yaklaşık olarak bu sene on bin dekarlık bir alanı da aldık.

23 bin dekarlık meramızın ıslahını bitirmiş olacağız. Toplam varlığımız 61 bin dekar. Hemen hemen yarısını bitirme noktasına geldik. Çalışmalarımız da sürecek.

Yine arıcılıkla ilgili olarak kovan dağıtımımız şu an ihale aşamasında, Silivri de var bunun içerisinde, kovan dağıtımız olacak arıcılarımıza.

Mandalarda suni tohumlamayla ilgili olarak, çünkü Avrupa yakamızda özellikle biz bunu istedik. Avrupa yakasındaki akrabalı yetiştiricikten dolayı geriye doğru bir seleksiyon başlamıştı. İthal İtalyan mandası olmak üzere yerli manda tohumlamayı tamamen ilacından her şeyine kadar ücretsiz bir şekilde gerçekleştiriyoruz.

Bu alanda da manda yavrularımız doğmaya başladı. Malaklarımız inşallah bu projemizde artarak devam edecek.

Biraz fazla konuştum sanırım, sizleri görünce dayanamadık. Hepinize buraya kadar geldiğiniz için teşekkür ediyorum. Sağ olun, var olun. Projenin hayırlara vesile olmasını diliyorum. Hepinizi saygıyla selamlıyorum. Kalın sağlıcakla."

Uzun; "Fide dağıtımı daha erken olmalı"

Programın sonunda konuşan Değirmenköylü üretici Şaban Uzun, fide dağıtımın zamanlamasının biraz geç olduğunu söyleyerek, sebze fidelerinin mayıs ayının başında dağıtılması halinde ekim ve yetiştirme açısından daha uygun olacağını ifade etti. 

Program sonunda Değirmenköylü üreticilerden Abdurrahman Subaşı, Serkan Aktürk, Şaban Uzun, Ramazan Çalışkan, Mesut Aydın ve İsmet Asan'a sembolik olarak fideleri teslim edildi.

Başar Turizm

  • 0
    SEVDİM
  • 0
    ALKIŞ
  • 0
    KOMİK
  • 0
    İNANILMAZ
  • 0
    ÜZGÜN
  • 0
    KIZGIN
Sahim-SEN: Alım gücü eriyor, ekonomi çöküyor!Önceki Haber

Sahim-SEN: Alım gücü eriyor, ekonomi çök...

Ak Parti Silivri İlçe Başkanı'ndan Selimpaşa Kadınlar Plajı Kapatılmasına TepkiSonraki Haber

Ak Parti Silivri İlçe Başkanı'ndan Selim...

Yorum Yazın

Saygın Bobinaj - Ali Tüzel