Sadece günümüzde değil, her devirde önemli olan bilginin paraya dönüştüğünü hepimiz biliriz. Ama ticaret denilince nedense genellikle mal alıp satmak aklımıza gelir.
Değerli dostlar, yazının başlığı biraz sonra anlatacağım hikayeyle ilgili, ancak hikayenin konusu bilgi olduğu için vermek istediğim mesajı dikkat çekmek için en başa yazdım.
“İlim Çin’de de olsa ona talip olun. Çünkü ilim her müslümana farzdır” (Beyhakî, Şuabu’l-İman-Beyrut, 1410, 2/253) diyen bir peygamberin ümmeti olarak, ne yazık ki bir takım yerlere ödediğimiz paraların bir kısmının bilgi için olduğunun farkında değiliz.
Örneğin, teknolojik ürünlerin, otomobillerin, cep telefonu ya da makinelerin fiyatının içinde bir miktar marka - patent hakkı var. Ev alırken ödediğimiz ücretin içinde bilgisiyle projesini çizen mühendisin ve bilgisiyle inşa eden inşaat ustasının da hakkı var.
Bozulan bir eşyanın tamiri için çağırdığımız tamirciye ödediğimiz para, sadece kullandığı malzeme için değil, o teknisyene bilgisi için de para ödemekteyiz. Hatta sermayesi sadece bilgi olan sektörler bile var. Danışmanlıklar gibi.
Şimdi gelelim hikayemize;
Bir gün adamın biri, bozulan bir makineyi tamir ettirmek için tamirci çağırır. Fakat o makineyi tamir edecek ustayı kolay kolay bulamaz. Nereye haber gönderse, kime sorsa olumlu cevap alamaz. En sonunda, konusunda uzman, ehil bir kişiyi bulurlar. Adam bu işin uzmanı olduğunu, eğitimli ve bilgili olduğunu söyler. Uzun bir arayıştan sonra buldukları uzman tam bir saat makinenin etrafında dolaşır. Hiç elini bile sürmez. Dikkatlice bakar ve bir saat sonra; “Tamam” der. “Arızanın nerede olduğunu buldum”
Elindeki bir çekiçle, makinenin tespit ettiği bir yerine bir kez vurur. Ve elini bile sürmeden sadece bir çekiç darbesiyle vurduğu makine, eskisinden daha güzel çalışmaya başlar.
Sahibi de sevinir. Neyse ki onun için paha biçilmez değeri olan makinesi, büyük arayışlardan sonra çalışmaya başlamıştır. Hem de sadece bir çekiç darbesiyle.
Uzman tamirciye borcunu sorar. Tamirci cevap verir: “100 Dolar efendim”.
Adam bu sefer fiyatı çok bulur. “Yahu” der.” Ne yaptın ki?” “Sadece bir çekiç vurmanın bedeli 100 Dolar mı?
Tamirci aynen şu cevabı verir: “Efendim, bir çekiç darbesinin bedeli aslında 1 Dolar. Ancak çekici nereye vuracağını bilmenin bedeli 99 Dolar olduğu için, toplam borcunuz 100 Dolar efendim.
Sevgili dostlar, aslında o 99 Dolar’ da kimlerin payı yok ki? Uzman olana kadar o kişinin üzerinde kimlerin emeği yok ki?
“Okusun da adam olsun, vatanına devletine hayrı olsun” diyerek, maddi – manevi her türlü fedakarlığa katlanarak, yemeyip yediren, giymeyip giydiren annelere – babalara selam olsun…
“Bilgi paylaştıkça çoğalır” düsturuyla, bilgiye talip olan çocuklarımızı, kendi evladından öte, anne ve baba şefkatiyle eğiten – öğreten ve bu uğurda ömrünü harcayan hocalarımıza, öğretmenlerimize selam olsun…
Facebook Yorum
Yorum Yazın